Veteriner Hekimlik Mesleği Nasıl Kurtulur? Kurtulur mu?

Veteriner hekimlik, insanlık tarihinin en eski mesleklerindendir. Veteriner hekimler, hayvan hastalıklarının tanı ve sağaltımları, hayvan refahı, hayvansal gıdaların kontrolü, üreme ve hayvan ıslahı, ilaç ve aşı sanayii, hayvanlardan insanlara bulaşan zoonotik hastalıkların engellenmesi ve insanların duygusal mutluluğu gibi birçok alanda görev yapan sağlık çalışanlarıdır. Yaşamın her alanında; ayağımızı bastığınız halıdan, soluduğumuz havaya kadar direk veya dolaylı katkısı olan tek meslektir veteriner hekimlik. Bu tespitler dünyada kabul görür. Ancak ne acıdır ki; benim ülkemde en çok dışlanan, horlanan, her gün hak kayıpları yaşayan kimsesiz bir meslektir. T.B.M.M’ de bile temsilcisi yoktur.

Ama bu kutsal meslek yurt dışında böyle mi? Elbette hayır. Avrupa ülkelerinde trafikte bile ayrıcalıkları var. Sizlerle bir anımı paylaşmak isterim. Fakülte yıllarımda halk dansları ile ilgili idim. Bir yurtdışı turnesinde Fransa’da, gala yemeği öncesi organizasyon yetkilileri ile sohbet ediyoruz. Kimsin? Nereden geldin? Ne iş yaparsın? soruları soruluyor. Veteriner fakültesi öğrencisiyim dediğimde beni yemek masasının başına oturtarak “siz çok önemli bir iş yapacaksınız” dediler. Çok gururlandım.

Sonra geldik bugüne. Haklarımız 1980 “reorganizasyon” u ile kaybedilmeye   başlamıştı. Ama hatırlayın; ormanı kesen baltanın sapı ağaçtandır. O zaman da hak kayıplarımıza bir meslektaşımız öncülük etmişti… Diplomalardan bakanlık imzası kaldırıldı YÖK ile. Çünkü; imza olmaz ise size iş garantisi verme zorunluluğu yoktu. Oysaki; 6343 sayılı yasa halen “Ziraat vekaletince imzalanır” der diplomalar için.

Gelelim daha güncele. Bu meslek; kendini yöneten bakanlığa meslektaşının geldiğini de, yıpranma payını kaldıran kişinin Tarım Bakanı olduğunu da gördü. Acı acı bakarak ve kayıplarla ilgili süreç devam ederken anayasal örgütler de sadece izledi. Oysaki o örgütler, meslektaşına otele gelen köpek sahibine gerekli özeni göstermemekten dolayı ceza verecek kadar “mesleki duyarlılık” gösteriyorlardı. Bir yanda meslek yok oluyordu ama önemli olan; köpek sahibinin köpeğini konaklama anında internet üzerinden izleyemediği için veteriner hekim işletme sahibine ceza vermekti. (Şimdilerde de derneklerin çalıştırdığı / çalıştıracağı veteriner hekimlerle kısırlaştırma işleri başladı, başlıyor. Odalar ve konsey bu konuda kararlı ve dik durmaz ise yeni kayıplar  geliyor,bilesiniz. Ama sanki modumuz; “Dur bakalım ne olacak?”)

Aslına bakarsanız dostlar; bu anlattıklarım özünde bize yansıyan maskelenmiş durumlar. Çünkü; yeni dünya düzeni, ülkemize tam sömürge olma elbisesini biçmişti. Bunların yerli işbirlikçileri de bu elbiseyi dikip giydiriyorlardı.

Ülkede tarım ve hayvancılık geri bıraktırılmalı idi, yok edilmeli idi. Bunun için yapılacak şey ise; veteriner hekimlik mesleğinin haklarının kaybettirilmesi, değersizleştirilmesi, ilgili kurum ve kuruluşların kapatılmaları ve her alanda dışlanmaları olacaktı. Böylece ülke hayvancılığı bitirilecek, tümüyle dışa bağımlı kılınacak ve en önemlisi çocuklar ve gençler yeterli – dengeli beslenmeden çok uzak büyüyeceklerdi.

Gelelim başlıktaki soruya: Veteriner hekimlik mesleği nasıl kurtulur? Kurtulur mu? Bu sorunun yanıtı; emperyalist ülkelerin niyetlerini anlamazsak, bütün meslek camiası olarak karşı durmazsak; kurtulamayacağıdır. Meşhur bir slogan var hani; “kurtuluş yok tek başına, ya hep beraber ya hiç birimiz”.

Özüne bakarsanız, soluduğumuz havanın temizliği, yaşadığımız çevrenin sorunları, karşılaştığımız adaletsizlikler, eğitim ve sağlığın ulaşılabilir olup olmaması ile koşuttur mesleğin sorunları.

Meslek sorunlarının çözümü; toplumsal sorunların çözümünün bir parçasıdır. Bütün sorunlar, antiemperyalist bir bakış ve toplumcu yaklaşımla çözülecektir. Bunun için birlik olmak, aynı hedefe odaklanmak ve çok çalışmak gerekmektedir, umutsuz olmadan…