Dünyamız ne kadar eşsiz, ne kadar benzersiz.
Varoluşun en güzel delili ve yok oluşun en büyük şahidi.
Öyle bir yok oluş ki göstere göstere gelen, bu sizin eseriniz diyen.
Evet. Sonunu arayan, sonunu isteyen bir varlık insanoğlu.
Kapatıyoruz kulaklarımızı dünyanın çığlığına.
Kör, sağır, dilsizi oynuyoruz.
Doğal afetler, salgınlar, yangınlar, depremler, kuraklık, buzulların erimesi, ozon tabakasının delinmesi, yok olan hayvan türleri…
Kıyamet senaryosu denilenlerin hepsi gerçekleşiyor.
Bilim insanları dikkate alınıp, gerekli önlemler alınmıyor.
Küresel sermaye ve sanayi yarışı, tüketim çılgınlığı, doğal kaynakların tabii sınırı yokmuşçasına hor kullanımı, yenilenebilir enerji kaynaklarına yeterli yatırımın yapılmaması, başta kimyasal ve plastik olmak üzere geri dönüşüm çalışmalarındaki yetersizlik, çevre kirliliği ve daha nicesi…
Bütün kötü senaryoları gözümüzle görebiliyoruz. Hava sıcaklığı arttı, denizler kirlendi, kuraklık artı. Bir yanımız yanarken, bir yanımız sellerle boğuştu. Salgın hastalıklar yüzünden yüzlerce insan öldü. Bitti mi peki, hayır bitmedi. Daha da kötülerinin geleceği söyleniyor. Yine kulaklar tıkalı…
Paylaşmayı, korumayı, sevmeyi ve en önemlisi de saygıyı bilmiyoruz. Bir parazit gibi yayılıp yaygınlaşmayı, elimizin değdiği her şeyi kurutmayı başarabiliyoruz. Benciliz, o kadar benciliz ki en üstün tür olma egomuzdan kurtulamıyoruz. Sonumuzu yavaş yavaş getiriyoruz. Masum olanı, güçsüz olanı koruyamıyoruz. Bu durum kendi türümüz içinde geçerli, yaşayan diğer türler içinde.
Doğayı, hayvanları ve bitkileri korumalıyız. Yok oluşa, yokuş aşağı yuvarlanarak gitmekten biran önce vazgeçmeliyiz. Kendimizi kendimizden korumayla başlamalıyız. Mesela hayvanları koruma gününde yok ettiğimiz, nesli tükenen canlılar listesinden utanç duymalıyız. Kahrolmalıyız, koruyamadığımız canlılar için makam sahiplerine sorumluluğu atıp vicdan temizliğinden artık vazgeçmeliyiz. Hepimiz elimizi taşın altına koymalıyız. Açıklanan verilere göre bu yıl 23 canlı türü yok olmuş, 23 muhteşem tür. 11 kuş, 1 yarasa, 2 balık, 1 bitki ve 8 midye türü…
Bundan bir önceki yıl 36 hayvan ve bitki türünün yok olduğu bildirilmişti. Söz konusu canlı türlerinin neslinin tükenmesinin, insan faaliyetlerinden kaynaklanan küresel ısınma ve çevresel değişimlerin sonucu olduğu vurgulanıyor. Ekosistem için hayati öneme sahip hayvanlar ve bitkiler birer birer yok oluyor. Sonuçlarını da hep beraber yaşıyoruz. Çünkü hepsi birbirine bağlı etkileri olan bir çarkın dişlileri. “Tek Sağlık: Çevre Sağlığı + Hayvan Sağlığı + İnsan Sağlığı”
Hayvanları koruma gününde koruyamadıklarımızı değil, korumaya dair atılan güzel adımları görmek dileğiyle.
Saygıyla