Türkiye Mart ayı içinde belde, ilçe ve büyükşehir belediyelerinin başkanlarını ile meclis üyelerini seçecek. Halk bunları yaparken oy kapma ya da aday gösterilme telaşı içinde olanlar kendi akıllarınca reklamlara ve kulislere başladılar. Kulisler sadece partilerin üst yönetiminde yapılmıyor. Aynı zamanda vatandaşların takip ettiği STK’lar, yazarlar ve yayın organları üzerinden de gidiyor. Onlara şirin görünebilmek için her yol deneniyor. Biz işin hayvanlar kısmına bakalım ve neler yapılabileceğini anlatalım
Görevde olan belediye başkanları tekrar seçilebilmek için STK temsilcileri ile sıkı fıkı ilişki içine girecekler. Normalde randevu vermedikleri insanlarla görüşüp onların önemsedikleri konularda projeler iyi niyetler bildirecekler. Hatta ileri gidip istedikleri birkaç kişiyi işe alacaklar. Sonraki dönemde nasıl tavizler vereceklerini anlatacaklar, bilumum sözler verecekler. Bakımevleri olmayanlar; bakımevi açacaklarını söyleyecek. Bazıları daha ileri gidip, orada çalışan personeli işten atacağını hatta bakımevlerini STK’lara bırakacaklarını söyleyecekler.
Bir kısmı; daha önceki kendi hatalarını örtbas etmek için veteriner hekimleri günah keçisi ilan edip görevden almalar yapmıştı. Bununla övünecekler.
Bazıları sokaklara mamalar döktürüp özellikle soğuk günlerde, karda kışta fotoğraflar çektirip, onlarla ilgilendiklerini gösterecekler. Belki bir adım ileri gidip kendi elleriyle beslerken, onların başını okşarken fotoğraflar, videolar çekip sosyal medyadan paylaşacaklar.
Bazıları onlara birçok şefkat söyleminde bulunacak, sahipsiz hayvanlara “candost”, “can”, “dostlarımız”, “Allahlın sessiz kulları” gibi algıda merhamet uyandıran hitaplar kullanacaklar. Olayın boyutunu değiştirip, onlarla sözleşme imzalayıp pati bastıracaklar (pati bastırmama ihtimali var).
Var olan yapıları makyajlayıp, adını değiştirip çok yeni bir oluşum gibi sunacaklar, hatta “Türkiye’ de ilk defa”, “başka belediyelerde yok” gibi söylemlerde bulunacaklar. Oysa eskiden farklı hiçbir faaliyet olmayacak.
Bir diğer kısmı “sahipsiz hayvanları sokaktan toplayacağım, barınaklara kapatacağım” gibi, henüz var olmayan, mevzuatla desteklenmemiş oluşumlardan bahsedecekler. Oysa mevzuat yazmak belediye başkan adaylarının elinde olan bir şey değil. Sadece uygulamak onların sorumluluğunda. Toplayıp kapatacakları alanlarla ilgili hiçbir çalışma ve alt yapı olmadan yaptıkları takdirde, hesaplanmamış fecaat durumlarla karşılaşacaklarının farkında bile değiller. Ne kadar kapasitede bir yere ihtiyaçlarının olduğunu bile bilmeden, arazi kapatıp köpekleri oraya topladıklarında, sokaktaki çoğalmayı engellemedikleri takdirde, problemin çözülmeyeceğini bile bilmeden, belki de bunu yapacaklar. Sonrasında görüntüler ortaya çıktığında topu taca atmak zorunda kalacaklar.
Kimileri yaptıkları kötü işleri saklayıp, ulufe dağıtır gibi, makam dağıtacaklar. Kamu mevzuatında olmayan unvanlar verecekler. Örneğin, koordinatör, başkan danışmanı, hayvan refahı sorumlusu gibi. Bakımevlerinde odalar verecekler, araçlar tahsis edecekler, mamalar dağıtacaklar.
Yazdıklarımın birçoğunu önümüzdeki iki aylık sürede gerçekleştiğini göreceksiniz. Bunları biliyorum çünkü yıllardır bu iş böyle dönüyor. Bir kısmı ise öngörü. Politikanın, politikacının güncel durumlara göre; nasıl çıkarları doğrultusunda davranışlar sergilediklerinin de en güzel örnekleri olacak öngörüler. Bunların da doğru çıktığını, insanların hayvanlarla ilgili masum duygularının nasıl suiistimal edildiğini ilerleyen zamanlarda göreceksiniz.
Bu sizlere aktaracağım bir dizi yazının ilk bölümü olsun. Daha sonraki bölümlerde, belediyelerde gelişecek olaylarda seçilen başkanların nasıl tavırlar geliştireceğini de anlatacağım. Her olay yaşandığında, bu yazdıklarımı bulup altına ekleyerek makalenin karnesini hep birlikte oluşturalım. Her söylediğimi yapan bir başkan yada aday veya aday adayı olduğunda bana sadece 1 puan verin. Toplamda kaç puana çıkarız? İşte bu konuda bir öngörüm yok.